10 Ağustos 2009 Pazartesi

Gaziantepspor 2-3 Galatasaray//Kaptan'dan Sevgilerle


Ligin ilk maçında,en zor deplasmanlarından birinden 3 puan almak güzel bir başlangıç oldu..Oyun olarak Netanya maçından kötüydük ama yine de bu hava şartlarında özellikle ilk 20-25 dakika harika bir Galatasaray vardı sahada..Güzel bir futbol gecesi oldu bu geceden akılda kalan tek kötü an Keita'nın dilinin boğazına kaçtığı pozisyondu..Geçmiş olsun Popito çok korkuttun..

Maça Galatasaray erken bir golle başladı daha 8.dakika da Galatasaray kaptanı olarak ilk lig maçına çıkan Arda Turan golle buluşuyordu..Maçın bu golle başlaması taraftarın maçın rahat geçeceğini düşünmesine sebep oluyordu..Hele bir de Arda Turan'ın klasik duran top asistiyle Mustafa Sarp'ın attığı gol gelince herkes coşmuştu..2-0 lık bir skor yakalanmıştı ilk 20 dakikada senelerdir zorlandığı bu deplasmanda Galatasaray böyle skor yakalayınca herkes maçın daha farklı geçebileceğini düşünmeye başlamıştı..Derken Julio Cesar'ın attığı muhteşem gol geldi..Leo Franco'nun yapabileceği çok fazla bişey yoktu bu golde..

Leo Franco'ya değinmek gerekirse kalesinde güven verdi kendisine çok pozitif bakmasam da başarılı olacak gibi gözüküyor..Galatasaray defansı ise her zamanki gibi hatalar yapıyordu tabii ki defansın ortasına iki tane kule ama yerden etkisi adam(Gökhan Zan,Servet Çetin) koyarsanız ve bunların sağ tarafında Sabri gibi bir dengesiz oynuyorsa o defansın açık vermesi zaten sürpriz değildir..

Defans dörtlüsünde güven veren tek adam Hakan Baltaydı..Kendisinin zaten bir vasatı var ve ne onun altına iniyor ne de onun üstüne çıkıyor on üzerinden bir puan vermek gerekirse kendisi 7 puan alabilir..

Orta sahada ise Mehmet Topal'ın eksikliği fazlasıyla hissedildi..Mustafa Sarp başarılı bir maç çıkarmasına karşın Mehmet Topal kadar etkili değildi..Ayhan Akman her zamanki gibi ilk yarı kötü ikinci yarı iyiyid..Orta sahadaki beynimiz Arda Turan ise muhteşem bir maç çıkardı..Geçmiş senelerdeki gibi sadece mücadelesiyle öne çıkmıyor artık Arda..Artık onu izlerken sanki bir dünya yıldızı izliyormuş gibi oluyorum..Ortaya geçmesi Arda'nın futboluna çok farklı bir boyut getirdi..

Maçta diğer göze çarpan adam da Mustafa Sarp oldu..Sahadaki oyunu güzeldi ama maç sonu konuşmaları daha güzeldi bu adamı dinlerken huzur buluyorum Bursa zamanlarından beri bu böyle..

Sabri yine aynı Sabri o son dakikalarda yaptırdığı saçma penaltı daha kötü sonuçlar doğurabilirdi ama neyse benzemez kimse ona..:)

Galatasaray bu maçla umut verdi zira senelerdir puan kaybettiğimiz Antep deplasmanından 3 gol 3 puan iyi bir başlangıçtır daha bu takıma Elano ve Mehmet Topal'ın girip Nonda,Kewell gibi isimlerin formunu arttıracağını düşünürsek güzel günler yakındır diyorum..

5 Ağustos 2009 Çarşamba

Sezer Öztürk/Ufuk Ceylan



Gelsinler artık diyorum bu ikili için acaip rotasyon oyuncusu olur bu ikisinden..Sezer Galatasaray'ın bu orta sahasında çokca yer bulur..Ufuk'ta bir sezonu ilk 11 oynayabileceği bir takımda geçirirse 2 seneye kadar Galatasaray ve Milli takım için muhteşem bir kaleci olur..İnşallah biter bu transferler son yıllarda Galatasaray için istediğim Türk oyunculardan ikisi Sezer ve Ufuk ikilisi seneye sizi Sarı-Kırmızılı görmek istiyorum hadi koçlarım benim..

30 Temmuz 2009 Perşembe

Yok Artık Haldun Üstünel//Elano Galatasaray'da



Sene 2005 bilemedin 2006 o zamanlar CM ayrılmış ve FM olarak çıkan ilk oyun piyasadaydı..Hayvan gibi oynuyoruz tabi sonra bir gün bir Brezilya gezim sırasında karşıma çıktı Elano..Abi beni al der gibi bakıyordu..Dayanamadım aldım..Galatasaray'ı Avrupa devleri arasına soktu Elano..Sonra 30 m euro'ya Bayern Münih'e transfer oldu..Tabii ki benim sayemde..Bayern'in başına geçince ilk istediğim adamdı aldım başka da transfer yapmadım..Hep başarılıydı Elano..Asla bir FM efsanesi olarak kalmadı topunu da oynadı..Önce Luce'nin Shaktar'ı sonra Manchester şehrinin mavileri..Brezilya milli takımında da çok kaliteliydi..Hakkında Milan söylentileri vardı zaten alttaki postlardan birinde değinmiştim..Ama Haldun ne yaptı nasıl yaptı bilmiyorum ama Elano 4 yıllığına Galatasaray'da umarım sözleşme süresinin sonun kadar burada kalır..Hayırlı olsun ve teşekkürler HALDUN ÜSTÜNEL..

29 Temmuz 2009 Çarşamba

Efsane



Valencia'da Felipe Massa yerine Ferrari'yi temsil edecek efsane..Onu tekrar kırmızılar içinde görmek güzel ama keşke Felipe'de orda olsaydı..

27 Temmuz 2009 Pazartesi

Yokluğumdan Beri-II


-F1 ilgi alanım değildir ancak ne zaman bir muhabbette en sevdiğim pilotu sorsalar düşünmeden Massa derim..Kaza yaptığını ve durumun sakat olduğunu duyunca çok kötü oldum..Umarım iyileşirsin Felipe..

-İbra Eto'o takası sonunda resmiyet kazandı..Her türlü güzellik benim ÖSS senemi buldu be..

-Diego Milito baba İnter'de gollerine başlamış ve Milan'ı 2-0 yendikleri maçta 2 gol sallamış..Helal sana Mili..

-Ayman hala Ziya Doğan'ın yanında..Ziya Doğan Diyarbakırla anlaşınca Ayman uçak biletini almıştır zaten..

-Güiza'ya Lyon talipmiş..Satmayın laan..:)

-Galatasaray çok sessiz bu aralar bomba yakındır..

-Milan 28 yaşındaki genç(!) yetenek Elano'nun peşinde..Takımın yaş ortalamasını düşürmeye çalışıyolar..

21 Temmuz 2009 Salı

Yokluğumdan Beri


Uzun süreli bir kahve molası vermiştim..Bu aralar sık güncelleyemeyeceğim için böyle olayları toplu halde yazmak daha mantıklı geldi..

-Beşiktaş Ferrari'yi bitirdi..Önümüzdeki sezon Ferrari'sini satmaya çalışıp satamayan bilge olarak Yıldırım Demirören'i görebiliriz..
-Fenerbahçe Cladio Andres Del Transtio Maldonado Rivera'nın yerini Cristian Mark Junio Nascimento Oliveira Baroni ile doldurmayı planlıyor..Allah akıl fikir versin
-Sol kanatta Uğur Boral'dan kurtulucak galiba Fenerbahçe..Andre Santos güzel transfer..
-Aleyküm Selam Keita(İmza töreninde söze Selamın Aleyküm diye başlayan Keita'ya ithafen)
-Rodrigo Palacio Genoa'da..Önümüzdeki sezon takımın ileri ucu Hernan Crespo Rodrigo Palacio ikilisine emanet olucak büyük ihtimal..Üçüncü formamız da Arjantin forması zaten..
-City kafayı yedi Carlos Tevez ve Emanuel Sheyi Adebayor Manchester'ın Mavilerine transfer oldu..Bu transferlere City galiba 11 forveti tamamlayıp hücum futbolunun allahını oynıcak..Kadrodaki forvetler Craig Bellamy,Benjani,Tevez,Caicedo,Robinho,Santa Cruz,Bojinov,Adebayor..
-Haldun Baba 1 yabancı transfer daha var dedi..Bekliyoruz Baba..
-Rijkaard kampın yıldızı Emre Çolak'ı Paf Takıma yollamış..Serdar Eylik kadroda..Alpaslan Erdem gidecek diyorlar..Ve Sabri ne yazık ki yine kadroda kalıyor..
-Rusların Manyak sol beki Yuri Zhirkov Chelsea'de..
- Maxwell resmen Zlatan İbrahimovic gayrı resmi olarak Barca'da..
-Karim Benzema Real Madrid'te..Sevmiyorum seni Karim Seni de sevmiyorum Real..
-Darius Vasell geldi sonunda yarın imzayı atacakmış..

10 Temmuz 2009 Cuma

Oh bee-2



10 numaranın şanını kurtaracak adam hayırlı olsun yeni forman..

9 Temmuz 2009 Perşembe

Emre Çolak


Dün akşam maçı izlerken yaptığım yorumun sonuna kadar arkasındayım o yüzden buraya da yazıyım:"Aha bi tane daha Arda geliyor"

Evet kesinlikle içten gelerek yapılmış bi yorumdu bu Emre'nin yeteneğine duyulan hayranlıktan gelen bir şeydi..Benden 1 yaş büyük adam sahada şov yaparken ben burda onun hakkında yazı yazıyorum aramızdaki fark bu işte..

Dün attığı gol gerçekten çok güzeldi en azından o mesafeden düzgün ve isabetli şut atabilen bir futbolcumuz olacak..Rijkaard'ın Emre'ye duran topları da sen kullan demesi bu çocuğun üzerine düşeceğini gösteriyor..

Kafamdaki ilk 11'de yerini aldı Emre..Orta sahaya transfer istemiyorum artık azcık güçlenirse çok iyi işler yapar bu sezon Rijkaard'ın istekli bir Emre Çolak'a süre vermemesi zaten imkansız..

Dün golden sonraki sevinci özellikle insanı bambaşka yerlere götürüyordu..Golden sonra yardımcı antrenörümüz Johan Neeskens ve Frank Rijkaard(oha teknik kadroya bak:P) kutladı Emre'yi..Son olarak Emre gitti ve kaptanımıza sarıldı..Özlemiştik Galatasaray'da hem disiplinin hem takım içi sevginin böyle üst düzey olduğu günleri..

Başarı yakındır hem de yeni gelecek yıldızlarla Emre'nin yanında bir de Serdar Eylik diyebilirim dün heyecan mı yaptı bilinmez ama tutuktu biraz..Olsun o da düzelicek kumaşı çok sağlam..

Oh bee


Sonunda Arda'yı kaptan olarak gördük..İnşallah uzun yıllar daha kolunda kalır o pazubandı..Arda yazımın başlığında pazubandı olmayan kaptan yazmıştım..Artık pazubandı da var..

5 Temmuz 2009 Pazar

10 Numara 10 yıllığına müzeye



Cassio Lincoln önümüzdeki sezon takımda olmayacak..10 numara boşta demektir bu ki 2001'den sonra yapılması gereken hamleyi yapmak için artık tam zamanı..Şu formanın bu kadar ayağa düşmesi eminim bütün Galatasaraylıların canını sıkan bir durumdur kimler giymedi ki Hagi'den sonra o formayı..Felipe,Revivo,Necati,Lincoln daha aklıma gelmeyen var mı bilmiyorum ama bu kutsal forma bu durumlara düşmemeliydi..

Artık yapılması gereken hamle formayı Arda Turan'a teklif etmek(ki kabul etmeyeceğini ve numarasından memnun olduğunu söylemişti),o giymiyorsa 10 yıllığına müzeye kaldırmaktır..Yukardaki 2 adama saygı duyamayan Galatasaray taraftarı var mıdır bilmiyorum ama onlara duyduğumuz saygıyı gösterme zamanı artık..Dediğim gibi bu formayı Galatasaray kadrosu içinde taşıyabilecek 2 adam vardır biri Arda Turan diğeri Harry Kewell..Harry Kewell benim için 19la özdeşleşti o yüzden giymesini istemem ama Arda'yı kolunda kaptanlık pazubandı sırtında 10 numarayla sahada koşarken görmek gerçekten çok güzel olurdu..

Umarım yönetim bu formayı bir karaktersizin sırtına daha uygun görmez..10 numaraya saygı için forma 10 yıllığına müzeye..

Uzay Futbolu



Hani Rijkaard ile farklı bir futbol,farklı bir sistem bekliyorduk ama 4-4-3 ne lan??Leo Franco kalesinden açılıyo tamam da abartmayalım..

Rijkaard-Kewell-Neeskens



Rüyaysa biri uyandırsın lütfen..

2 Temmuz 2009 Perşembe

Elektronikte Vestel,Transferde Haldun Üstünel//Keita Galatasaray'da


Haldun Baba yaptı yine yapacağını ve medyayı ters köşeye yatırdı..Abdul Kader Keita Galatasaray'da..

Bu transferde emeği geçenleri özellikle Sayın Haldun Üstünel'i kutlamak lazım..Çok değil 2 sene öncesine kadar Fransa Ligi'nin tozunu atan bu adamı Galatasaray'a kazandırmak önemli bir iştir..

Keita Lyon tarihinin en pahalı transferiydi(18 M Euro)..Çok iyi oynayamadı ama Galatasaray'da 27 yaşındaki bir oyuncunun patlama yapmayacağını kim garanti edebilir ki hele elimizde Kewell,Baros,Ayhan,Servet gibi örnekler varken..

Rijkaard'ın oynatmaya çalıştığı sistemin-dün hazırlık maçında gördük ki bildiğimiz 4-3-3 oynayacak-sağ tarafında eksiklik vardı ve o eksikliği giderecek adamlardan birini kazandırdık takıma..

Bundan sonrası için maçları beklemek lazım ama tahminim bu takımın oynayacağı futbola doyum olmaz..

22 Haziran 2009 Pazartesi

Gökhan Zan Galatasaray'da


Gökhan Zan bugünden itibaren iki yıllığına Galatasaray'ımızda..Kendisini sevmem ama o formayı sırtına geçirene yüz çevirmek olmaz..Aslında elimizde Servet gibi bir örnek olmasa asla kabullenmezdim bu transferi ama belki Gökhan'da Servet seviyesine erişebilir..Ayrıca bonservissiz gelmesi ve geçen sezon stoperde çekilen sıkıntıları düşününce,Kewell bile stoper oynamışken,alternatif olabilir..Ama zaten sıkıntı çektiğimiz bölgeye bir cam adam almakta ayrı bir başarı neyse bu yurt içi transferleri yapan adamı bildiğimiz için alışıcaz böyle şeylere yurt dışında Haldun Üstünel ne kadar başarılıysa Adnan Sezgin yurt içi transferlerde o kadar başarısız..

Zaman gösterecek Gökhan'ın Galatasaray'da başarılı olup olamayacağını..Hayırlısı olsun diyoruz her şeye rağmen...

21 Haziran 2009 Pazar

Prison Break



Günlerimi çaldın allahsız dizi..

16 Haziran 2009 Salı

Servet Çetin Marsilya'da..//Ayıboğan'a veda


Vay be 2 sene önce Servet giderken bu kadar üzüleceksin deseler hayatta inanmazdım..Alınırken bu adamın bizim takımda işi ne diyorduk..Hatta ilk maçta Servet değil şampiyonluk istiyoruz pankartı bile açılmıştı..Yani kısacası Galatasaray ve Servet arasındaki ilişki hiç iyi başlamamıştı..

Bunun sebepleri önceki Fenerbahçe kariyeriydi kesinlikle..Shevcenko ile başa çıkamaması,yaptığı hatalar sebebiyle Servet istenmeyen adam ilan edilmişti..Az dalga geçmemişti Galatasaray taraftarları onunla..Peki o ne yaptı bütün Ali Sami Yen Stadyumunu Servet,Servet tezahüratıyla inletti..İşte bu yüzden hem saygı duyarım,hem de severim Servet'i..

2007-2008 sezonunda o efsane şampiyonlukta en çok payı olan 3 adamdan biridir Servet Çetin..Mücadelesi,hırsı,attığı gollerle takıma çok fayda sağlamıştı..Arada topu alıp 2-3 kişiye çalım bile atıyordu Servet..Ama en önemlisi hiç yılmadı..Sakat sakat oynadı hep..Harikaydı o sezon..

Sonra EURO 2008'de muhteşem bir performans sergiledi..Sakatlanmayan yeri kalmamıştı..İlk 3 maçta oynadı ama artık daha fazla dayanamamıştı..Son 2 maçta oynayamadı..

Galatasaray'da yine süperdi Servet..Bir ara kaptanlık bandını bile taktı koluna..Ama Skibbe'nin sonu olan Kocaelispor maçı Servet için de sezonun sonuydu o dev gibi adam sakatlanmıştı ve onun sakatlığında Galatasaray o boşluğu dolduramadı..Benim ve bir çok insanın görüşü Servet sakatlanmasa geçen sezon çok farklı yerlerde olabilirdik şeklinde..



Şimdi gidiyor Ayıboğan..Hep söylediği gibi takıma para kazandırarak..Fenerbahçe'den gelmişti ama ne Fenerde oynarken ne bizde oynarken bazıları gibi ben doğuştan bu takımlıyım demedi..Hep takım tutmuyorum dedi..Adam gibi adam,delikanlı Servet gidiyor..Bize bıraktığı hatıralar ise çok fazla..Ne Denizlispor'a son dakikada attığı golü,ne şampiyonluk kutlamalarında bütün oyuncuların onu sırtına alışını,ne milli takımda spikere dişimde kırıldı diye dişini gösterişini,ne bütün röportajlarında en az 10 kere işin açıkçası deyişini,ne maskeni hiç unutmayacağız Servet..Sen bizim efsanemizsin..

15 Haziran 2009 Pazartesi

En Antipatik 11

Futbolda en antipatik 11 futbolcu..Hepsini bir takımda toplu halde görmek ne güzel olurdu..

Kale için tartışmasız aday Volkan Demirel tabii ki..

Defansın sağı için her ne kadar bizden olsa da Sabri Sarıoğlu

Stoperler Diego Lugano ve Pepe..Sebepleri gayet açık

Sol bek Marcelo..

Orta sahanın sağında Cristiano Ronaldo

Orta Göbekte Van Bommel ve Christian Poulsen'i kullanırım..

Sol kanat Bastian Schweinstaiger..

Forvetler Filippo İnzaghi ve Peter Crouch

Karşımıza şöyle bir kadro çıktı bu durumda:



Allah düşmanıma vermesin bu kadroyu her biri ayrı sinir bozucu..

En antipatik 5..

Basketbolla başlayalım futbolda da en antipatik 11'i yapıcam sonra..İlk 5 için isimlerim çok net hiç birinde düşüncem değişmez..

1-Anderson Varejao


2-LeBron James


3-Mirsad Türkcan


4-Trevor Ariza


5-Pau Gasol

Orlando Magic 86-99 LA Lakers//Şampiyon Lakers


Serinin en tatsız maçı yorumu bu maça tam manasıyla yakışır bence..Bu maç öncesi benim Orlando'dan hala umudum vardı en azından seriyi Los Angeles'a taşıyacaklardı,olmadı..

Maça harika başladı Orlando..Rashard Lewis sonunda kendini bulmuş gibiydi..Refer Alston her zaman olduğu gibi ilk çeyrek adamıydı..Dwight ribandları topluyordu ama ne olduysa ikinci çerekte oldu..Hedo ve Trevor Ariza'nın bir mola sırasında karşılıklı atışmaları hatta kafa kafaya gelmeleri sonucu aldıkları teknik fauller sonucu Ariza coştukça coştu Hedo ise sinirli bir şekilde oynamaya çalıştı ama fazla başarılı olamadı ki Orlando'nun maçı kaybetmesindeki en önemli faktör Hedo'dan faydalanamayışı oldu..

Devreye 10 sayı farkla girildi ama ben hala umutluydum Orlando'dan..Hedo çıkar,Dwight çıkar,Rashard çıkar biri mutlaka çevirir bu maçı diyordum ama üçüncü çeyreğin ortalarına doğru gördüm ki Magic'in büyü yapacak hali kalmamış ve hepsi kafa olarak tatile çıkmıştı..

Odom'un arka arkaya attığı 3 3lük zaten maçın kırılma anıydı..Orlando etkili silahı olan 3lükleri maç içinde hiç kullanamadı sadece son çeyrekte atmaya başladılar o da maç koptuktan sonra..



Lakers maçı kazanıp seriyi bitirdi..Phil Jackson yüzüksüz parmak bırakmadı..10.şampiyonluğunu kazandı..Kobe 4.şampiyonluğunu ve MVP ödülünü aldı..Lakers takım olarak 15.şampiyonluğu kazandı..

Orlando için büyüleyici bir sezondu..Kimsenin beklemediği bir takım olarak Nba Finallerinde oynadılar..Hatta 2. ve 4. maçın son saniyelerinde saçmalamasalar şampiyon bile olabilirlerdi...Olmadı kısmet değilmiş..

Hedo kariyerinin zirvesine çıktı..Final serisinde 17 sayı ortalamayla takımının en skorer oyuncusu oldu..Ama bundan daha önemlisi Hedo takımın beyni olmak gibi zor bir görevin üstesinden geldi..Helal olsun sana Hedoo..

Ariza son sözüm sana..Tiksindim senden en antipatik 5'imin içinde yerin hazır..

13 Haziran 2009 Cumartesi

Arda TURAN #66//Pazubandı olmayan kaptan


Eskiler hep Metin Oktay'ı anlatır durur..Biraz yeniler ise Hagi'yi..Ben Metin Oktay'ı izlemedim,Hagi'nin ise son zamanlarında yetiştim onu da çok net hatırlamıyorum..Maç özetlerinden izlediğim adamdır Hagi..Benim efsanem,ilerde çocuklarıma anlatacağım adam kesinlikle Arda Turan'dır..Arda'yı efsane yapan ne oynadığı muhteşem oyun,ne attığı goller,ne yaptığı asistler onu efsane yapan içindeki Galatasaray aşkıdır..Arda en az tribündekiler kadar hatta daha fazla Galatasaraylıdır..Kaybedilen maçlardan sonra gidip kazan dairesinde ağlayacak kadar bizdendir..

Dünyada artık en değerli konuma bayrak adamlar geçmeye başladı..Del Piero,Raul,Puyol,Maldini,Totti,Bülent Korkmaz aklıma ilk gelen bayrak adamlardır..Arda ise bu kapasiteye fazlasıyla sahiptir..Avrupa'ya gider mi gitmez mi bilmiyorum..Ama şundan eminim Arda kaçıp gitmez..Eğer takımda kal derlerse kalır..Futbol hayatının tamamında bile kalır ama gitmesi lazım Arda'nın..Kalırsa Hasan Şaş olur,giderse Tugay olur diyeyim aradaki farkı herkes anlasın..Bu sezon kalıyor Arda..Milli takım Dünya Kupasına giderse Arda kupadan sonra Türk futbol tarihinin en pahalı transferini yapar..En azından bir sezon daha bizimle kalacak olması sevinidirici..

Ayrıca aldığımız bir diğer sevindirici ama kesin olmayan haber gelecek sezon kaptan olucak olması..Geçenlerde katıldığı bir programda en çok özendiği futbolcu olarak Fernando Torres'i göstermiştir sebebi ise genç yaşta kaptanlık yapmasıdır..Arda bu kaptanlığı çok istiyor ve hak ediyor..Hak ettiği başka bir şey ise takımın 10 numaralı forması ama bunu giymek istemediğini belirtti..

Tek eleştirilebilecek yanı şu Arda'nın şut atmaya korkuyor..Sabri bile maç başına 5-6 şut çekerken Arda doğru düzgün şut çekmiyor..Rijkaard bu sorunun üstüne gidip Arda'ya her antrenmandan sonra 1 saat şut çalıştırsa Arda bu sorunu halleder..



Röportajlarından anladığım kadarlıyla Arda Liverpool taraftarı ve olası yurt dışı transferini bu takıma yapmak istiyor..L'pool'un sol kanat adamları Ryan Babel ve Riera'nın Arda'dan çok ekstrası yok bence..Babel'in ayrılacağı konuşuluyor..Ne diyelim umarım istediği olur ve Arda'yı Anfield Road'da KOP tribünleri karşısında izleyebiliriz..

Arda'yı bana göre en iyi kullanan hoca Fatih Terim'di..İstediği sorumluluğu vermesinden ziyade Arda'yı son 2 maçtır ortada serbest oynatması uzun süredir bir hocanın yapmasını beklediğim bir şeydi..Rijkaard'ın sisteminde Arda Barcelona'da İniesta'nın yaptığı görevi yapabilir..İlerleyen günlerde görücez Rijkaard'ın Arda'yı kullanma şeklini..



Efsane olacak Arda..10 numaradan,3 numaradan,11 numaradan,9 numaradan,4 numaradan,1 numaradan sonra 66 yı da kalbimize kazıyacak..

SEVİYORUZ SENİ ULAN,ARDA ARDA TURAN..

Fifa Konfederasyon Kupası


Yarın Güney Afrika'da başlıyor mini dünya kupası diyebileceğimiz Konfederasyon Kupası..Futbol izlemeyi özlediğimiz şu günlerde ilaç gibi gelecek..Maçların tamamı TRT'de olucak..Program şu şekilde;

14-06-2009 Güney Afrika - Irak Saat: 18:00
14-06-2009 Yeni Zellanda - İspanya Saat:20:30
15-06-2009 Brezilya - Mısır Saat: 18:00
15-06-2009 ABD - İtalya Saat: 22:30
17-06-2009 İspanya - Irak Saat: 18:00
17-06-2009 Güney Afrika - Yeni Zellanda Saat: 22:30
18-06-2009 ABD - Brezilya Saat: 18:00
18-06-2009 Mısır - İtalya Saat: 22:30
20-06-2009 İspanya - Güney Afrika Saat: 22:30
20-06-2009 Irak - Yeni Zellanda Saat: 22:30
21-06-2009 İtalya - Brezilya Saat: 22:30
21-0602009 Mısır - ABD Saat: 22:30

Kırmızılı maçlar kesinlikle kaçmaması gereken maçlar..Diğer maçlarda fırsat olursa zaman geçirmek için izlenebilir..Kupayı en çok kazanan takımlar 2 kez ile Fransa ve Brezilya,sonrasında 1'er kez ile Arjantin,Meksika ve Danimarka var..Türkiye Konfederasyon kupasına sadece 1 kez katıldı ve 2003 yılındaki kupada 3.oldu..O kupanın ve belki de konfederasyon kupalarının en dramatik an ise sahada hayatını kaybeden Marc-Vivien Foe..O maçı izleyen bir insan olarak sahada yığılıp kalışını,gözlerinin son halini hayatım boyunca unutamıycam..RİP Foe..

Bu kupaya gelirsek finali muhtemelen İspanya-Brezilya oynar..İspanya kazanır..İniesta oynamıyacakmış bunun kötü olduğunu söyleyebilirim bir futbol izleyicisi olarak..Neyse umarım iyi zaman geçiririz bu maçlar sayesinde..

12 Haziran 2009 Cuma

Orlando Magic 91-99 LA Lakers//Serinin sonuna doğru


Orlando garip bir takım gitti denilen maç bir anda geliyor,geldi denilen maç ise gidebiliyor..Öyle bir maçtı bu işte..İlk yarısını 12 sayı önde bitirdi Orlando..Howard boyalı bölgeye adam sokmuyordu..Hedo her zamanki gibiydi..Refer Alston garip sayılar atmaya devam ediyordu..Ama ne olduysa devre arasında oldu..Üçüncü çeyrekte Hedo'nun faulü 4 leyip kenara gelmesi ve Trevor Ariza'nın hayvani 2.yarı performansıyla Lakers öne geçti..Hedo üçüncü çeyreğin büyük bir bölümünde kenardaydı..Aslında bir istatistik bu takımda Hedo'nun kral olduğunu gösteriyor..

1. Periyot: Orl 24 Lal 20
2. Periyot: Orl 25 Lal 17
3. Periyot: Orl 14 Lal 30

Evet Hedo'nun olmadığı üçüncü çeyrekte Orlando skor üretmekte fazlasıyla zorlandı ki ürettikleri 14 sayının 4'ü de Hedo'nun oynadığı kısa sürede bir sayı bir asistiyle ürettiği skordu..

4.çeyrekte Hidayet'in yeniden oyuna dönmesiyle Orlando yine toparladı oyunu başabaş götürdü..Son 40 saniyeye girerken Orlando 5 sayı öndeydi..Bu 5 sayı Hedo'nun bir üçlük bir ikilik performansıyla ortaya çıkmıştı ve bunları kısa süre içinde arka arkaya yapınca evde adete kendi ailemizden biri atmış gibi sevindim,ayakta alkışladım Hidayet Türkoğlu'nu..Ama o son 40 saniyede yapılan saçmalıklar akla hayale sığmayacak cinstendi..Önce hızlı bir smaç buldu Pau Gasol ile Lakers sonrasında Dwight Howard'a bir faul yaptı son 7 saniye vardı ve Superman iki atıştan birini bile atsa Orlando galibiyete ulaşacaktı..Ama o ne yaptı iki atışın ikisini de kaçırdı..3.maçla kıyaslarsak o maçta Orlando'ya galibiyeti getiren serbest atışlar bu maçta galibiyeti götürdü..Howard iki atışı da kaçırınca LA Lakers mola aldı ve oyuna başladılar..Bu noktadan sonra kritik üçlüklerin adamı Derek Fisher ortaya çıktı..Ama tabii ki kendisine koridoru açıp faul bile yapmayan Jameer Nelson'a ne kadar teşekkür etse azdır..Son 4 saniye kala maç 87-87 oldu..Son hücumda topu müsait pozisyonda ve bu tip atışları nefis yapan Hedo'ya çıkarmak yerine potaya amaçsızca sallayan Mickael Pietrus'u da burda alkışlıyoruz..

Uzatma dakikaları aynen 2.maçın uzatmaları gibi Lakers üstünlüğüyle geçti..Yine Fisher'dan gelen bir üçlük maçı bitirdi ve seriyi 3-1 yaptı..Eğer bu maçta 2-2 olsaydı önümüzdeki maç Amway Arena'da oynanacağı için Orlando için müthiş bir motivasyon olacaktı hatta geri döneceklerdi belki..Önümüzdeki maçta seri muhtemelen 3-2 olacak..Sonraki maçta Staples Center'da rakibini yenen LA Lakers Nba Finalerini 4-2 kazanacak..

Hedo'ya gelirsek 25 sayı-5 ribaund-3 asist ile oynadı..Takımda o olmadığı zaman her şey tersine dönüyor..Eğer Orlando bu seriyi alsaydı/alırsa en büyük MVP adayı olurdu Hedo..

Orlando taraftarının dediği gibi "İn Hedo We Trust"..

11 Haziran 2009 Perşembe

Lincooln..Lincooln..




Sana ne diyim bilmiyorum ki..Taraftarın bu kadar sevdiği ama taraftara bu kadar ihanet etmiş başka futbolcu geldi mi bu topraklara onu da bilmiyorum..Tek bildiğim Lincoln'ü her taraftar gibi benim de sevdiğim..Şeytan tüyü var bu adamda..Bu kadar şey yaptı yarın yine çıksın bir no-look pas atsın taraftar yine bağıracak Lincoln diye bundan eminim..Cassio'yu artıları ve eksileriyle değerlendirmek lazım aslında karşımıza çok ilginç bir futbolcu çıkacak..

Gelişi olay oldu..



İki sezon önce herkesin ağzında bir Lincoln gelecek lafı vardı,az sabahlamadık internette trasnfer bekliyoruz diye..Herkes yeni Hagi diyordu onun için..Kolay mı bir sezon önce Şampiyonlar Ligi'nde Fener'i yıkan adamdı o doğuştan aslandı..Gelicek mi gelmeyecek mi Zenit mi girdi araya oraya m gidiyo derken Lincoln Galatasaray'a gelmişti..Taraftar çıldırıyordu..Evet evet bu adamdı işte bizi Avrupa'da o günlerimize döndürecek..10 numara Necati Ateş'in sırtındaydı o sezon ondan aldılar..Bence Neco'nun gitmesinin sebeplerinden biridir bu forma hikayesi..Kalli istemiyordu onu belliydi bu hazırlık maçlarında bile oynatmamıştı..Sezona fırtına gibi girdi Lincoln uzaktan bir gol Rize'ye bir gol Ankaragücü'ne attı..Sonra..Sonrası yok Lincoln'de yoktu zaten..Arada bir çıkıp oynuyordu ama öylesine,istediğinden değil..

Skibbe ile yeniden doğuş..



Sezon sonu herkes onun gitmesini istiyordu..Ama yine de taraftarlar Lincoln diye bağırmaya hazırdı..İşte o Lincoln Skibbe'nin kendisine gösterdiği tavırla öyle bir çıkış yakaladı ki Türkiye Ligi'nin en iyi oyuncusu oldu bir anda..Kewell,Arda,Lincoln,Baros takımın KALB'ini oluşturmuşlardı..Özellikle 4-2lik Beşiktaş maçı Lincoln'ün zirve yaptığı maçtı bana göre sonra düşmeye başladı..Ligin ikinci yarısında lanet olası sakatıklar Lincoln'ü bulmuştu..Yine talihsiz bir maçtı..Kocaeli karşısında son dakikalara 3-2 geride giriyordu takım..Cassio bir gol atmıştı bu maçta..Bir de penaltı yaptırdı sonra topun başında o güne kadar sadece 1 kez penaltı kaçırmış ve harika penaltı kullanan Milan Baros vardı..Baros hayatında kullanabileceği en kötü penaltıyı attı daha da kötüsü o penaltıdan dönen topta Galatasaray 4. golü yedi arkasından 5.gol ve arkasından Skibbe gider..

Büyük Kaptan'la barışamadı..



Bülent Korkmaz gelmişti takımın başına..Gelmeden 1-2 hafta önce yaptığı röportajda Lincoln'ü sevmediği açıkça belli oluyordu..Kaptan'ın ilk maçında Lincoln harika oynadı..Sonraki maçlarda da güzel oynadı..Hamburg ile deplasmanda oynanan maç Lincoln'ün ipini çeken maçtı oyundan çıkarken Bülent'e tepki göstermişti..Ama Cassio oynamak istiyordu..Bu sezon gerçekten istiyordu..Lincoln inanılmaz duygusal bir oyuncu olduğunu gösterdi yine..Küstü oynamadı..Oynatıldığında ise her şey için çok geçti..Bülent Korkmaz Lincoln'den sonra Kewell'ı da küstürünce taraftarın tepkisini çekmeye başladı..Lincoln son 2 hafta sakatlığı bahane ederek ülkesine gitti yine..Dönecek..

Rijkaard ile Ne Olur..

Rijkaard'ın Lincoln'ü isteyip istemeyeceğini bilmiyorum..Ama Barca'daki Ronaldinho ile Lincoln'ün futbol karakteri olarak farkı yok..Aynı sistemde oynayacaksak Rijkaard Lincoln'ü kazanabilir..Şu hali takıma zarar verse bile Lincoln eğer Rijkaard ile aradığı havayı bulursa yine çok canlar yakabilir bulamazsa da min.7 M euro karşılığında satılacaktır zaten..En kötü bir Rus takımına hatta kankası Meira'nın yanına Zenit'e gider..


Leo Franco



Büyük ihtimalle önümüzdeki sezon kaleyi bu Arjantinli koruyacak..Arjantin'den çıkan her futbolcu kabulümdür(Carrusca dahil) ama kaleciler için aynı şeyi söyleyemem..Leo'nun kaleciliği aynı bizim Mondy diyebilirim ikisi de saçma goller yer,saçma toplar tutardı..Leo'nun futbolculuğu ise birazcık İbrahim Üzülmez'i andırıyor diyebiliriz..Futbol kalitesi değil bahsettiğim tamamen kaderleri..Beşiktaş İbo'nun yerine sol bek alır ama bakarsınız ki sezon içinde yine en çok İbo oynamış..Bu Leo da o hesap işte yerine kaleciler gelir ama Atletico Madrid hep bu adamı oynatır..

Leo'nun Türk izleyicisiyle buluşması Galatasaray'ın UEFA Kupası'nı aldığı sezona dayanıyor aslında..Deplasmanda 4-1 kazandığımız Mallorca maçında yediği 3 aşırtma golle gönüllerde taht kurmuştu aslında ama kim derdi gün gelecek bu Leo sizin kaleye geçecek diye..Kıfsmet..Açıkça söyleyebilirim ki Leo'yu istemiyorum ama bunca senelik La Liga tecrübesi aklımı çeliyor..Servet eğer zor kullanarak kaleye yakınlaştırırsa fena kaleci değil ama bu adam önde kalmaya devam ederse seneye her aşırtma yüreğimizi ağzımıza getirir..

Ne diyelim o formayı sırtına geçirince sende bizden olursun adında bile aslan geçiyor..Beğenmesem de belki yeni Tafimiz olmadı yeni Mondimiz olursun..

Her Sene Gelenler-I

Türkiye'de spor gazeteleri gerçekten muhteşem..Eğer gazetecide Uykusuz,Penguen vs. bulunamıyosa kesinlikle alınması gereken şey Efsane Fotospor'dur..Bu gazetelerin her sene Galatasaray'a,Fener'e kesinlikle getirmeye çalıştıkları isimler vardır bu isimler genelde uçağa biner ama bir türlü Türkiye'ye inmez..Kim bunlar diye düşünüyorum ve aklıma müthiş bir liste geliyor..

1-Marcelo Gallardo


Heralde en kolpası bu adamdır..Arkadaş oynadığı topu filan bilmem ama bu adam Galatasaray'a gelecek..Hırs yaptım..Her transfer dönemi uçağa biniyor ama Fransa-Arjantin arası mekik dokuyor..Şu anda River Plate'de..Kariyerinde River Plate-Monaco-River Plate-PSG-River Plate rotasını izlemiş ama Galatasaray'ın yıldızı olamamıştır..

2-Federico İnsua


Diğer bomba kesinlikle bu arkadaştır..Gallardo'da pürüz çıkarsa mutlaka Galatasaray İnsua ile ilgilenmeye başlardı..Şu Meksika'da Necaxa'da oynuyor..

3-Robert Pires


Gelmesi için ciddi ciddi dua ettiklerimden biridir bu kolpalar içinde Robert Pires..Son anda Villarreal araya girmese ve Robert kariyeri seçmese onu parçalı içinde görebilirdik..Ama bu da uzun seneler Türk spor medyasını meşgul etmiş bir transferdir..Kısmet değilmiş..

4-Kily Gonzalez


Bir dönem Kily uçaktayken geçti büyük ihtimalle..Öldü mü kaldı mı bilmiyorum ama keşke gelseydi..Wiki sağolsun Rosario Central takımında oynuyormuş..

5-Thomas Gravesen


Geleneksel Galatasaray'a ön libero bulma şenliklerinde adı sıkça geçen adamdır Gravesen..Severim kendisini Robinho'ya attığı dayaktan dolayı..27 Ocak 2009'da futbolu bırakmış bir nesli üzmüştür..

5-Arouna Kone

En ilginçlerinden biri budur heralde..Bahri Havadır'ın uçağa bindi geliyor dediği Kone gelmemişti genelde olduğu gibi sonra çıkan pürüz ise ayrı bir olaydı..Galatasaray Kone'nin seneler önce ölen babasını ikna edememişti..Kone o sezon Sevilla'ya gitti,oynayamadı..Galatasaray'a gelse ne olurdu hiç bilmiyorum..

C.Ronaldo Real Madrid'te


Dünyanın en antipatik takımı ile en antipatik futbolcusu sonunda bir araya geldi..Geçen sezon olmamıştı ama bu sezon Florentino Perez sağolsun Man U'yu bu adamdan kurtardı..Şampiyonlar Ligi finalinde Messi'den aldığı ayar yetmemiş anlaşılan La Liga'da da karşılaşmak istiyor..

Olayın finansal boyutuna gelirsek bu it dünyanın en pahalı futbolcusu olacak..96 milyon euro eder mi tartışılır..Bu it 96 milyon euroya Messi paha biçilemez mi bilmiorm..

Perez Los Galacticos'u kurmaya başladı..Liglerin en iyi oyuncuları seneye La Liga'da olabilir..Kaka,Zlatan,Ribery,Ronaldo,Messi..

Zlatan demişken Malta'ya çok deli gol atmış..Dünyanın en iyi forveti kesinlikle..

Bu transferlere en çok Fuat Akdağ seviniyordur..Seneye Ntv Spor izlenme rekoru kırar..

10 Haziran 2009 Çarşamba

Notlar-1

Bu kısmı kesinlikle Artemio Franchi'den çaldım,affetsin:)



-Okullar kapanıyor sonunda zaten 2 haftadır uğradığım yok ama resmiyet kazanması güzel..
-Devamsızlıktan kalmış olabilirim hiç bilmiyorum..
-Seneye ÖSS var yazık olucak 1 seneye..
-FM 09'u oynamaya ne zaman başlasam ilk sezonun ortalarında sıkılıp bırakıyorum,aradığım heyecanı bulamadım..
-Manga'nın Şehr-i Hüzün dehşet olmuş tüm şarkıları yeni dinledim..Üryan Geldim ayrı güzel..
-Ligler bittiğinden beri tadım tuzum yok,aslında ligler varken de yoktu..
-Rijkaard gerçekten çok önemli,kaçırmamak lazım..
-Motta,Milito sizi çok özliycem..
-Crespo gelme n'olur Genoa'ya..
-İyice Artemio Franchi kopyası gibi oldum..Allahtan Fiorentina taraftarı değilim..Hakkımızı yediniz olum bu sene..
-Orlando alamıycak galiba bu seriyi..Hedo koç gibi ama diğerlerine iş yok
-Galatasaray bu sezon hiç tam kadro olabilecek mi acaba..
-The Nanny Diaries'i yeni izledim 2 senelik film olmasına rağmen..Scarlett hastanım..
-Blog işi iyi sardı hea bi de okunsa:P

Onur Ünsal


Tek kelimeyle harika..Son dönemin en iyi genç oyuncularından..Canım Ailem'in Furkan'ı Devrim Arabaları'nın Necip'i..Takip etmek lazım ilerisi için bir Haluk Bilginer ışığı gördüm..Hadi bakalım..

Teknik Direktölrer ve Turkcell Super Lig


Anlaşılan o ki bu sezonun yıldızı teknik adamlar olacak Turkcell Süper Lig'te..Beşiktaş Denzili'yi bırakmadı,Fener Daum'a döndü ama sezonun ilk teknik adam bombası Galatasaray'dan geldi..5 sezon Barca'yı çalıştırmış Frank Rijkaard Galatasaray'a gelmişti..Son çıkan haberlere göre ligimize iki tane daha ünlü teknik adam gelecek Trabzon eski İngiltere ve Manchester City teknik direktörü Sven-Goran Eriksson ile anlaştı haberleri bugün iyici artmaya başladı o olmazsa Klaus Toppmoller elde tutuluyor..Gençlerbirliği ise Alman teknik adam Thomas Doll ile anlaştığını duyurdu..Bu adamlar kovulmazsa eğer önümüzdeki sezon Turkcell Super Lig hiç bitmesin diyebiliriz sanki..

Türk Futbolcular Ve Avrupa Hayalleri


80'li yıllarda parlayan Türk futbolcular genelde 3 büyüklere gitmek isterlerdi..90'lı yıllarda bu istek devam etse bile bazı Avrupa hayali olanlar vardı..Son dönemlerde ise futbolcuların öncelikli hayali Avrupa olmaya başladı..Bu hayal futbolcuları doğru yerlere mi götürür,yanlış yollara mı saptırır bunu iyice tartmaları lazım..

Öncelikle başarılı örneklerden başlayalım ilk akla gelen yakın zamanda futbolu bırakmış Tugay Kerimoğlu ki bana göre Türk futbolunu yurt dışında en iyi temsil eden insandır..Tugay 12 sene Galatasaray forması giydikten sonra 29 yaşındayken kendisine futbolu bıraktırmaya çalışan bazı spor yazarlarından ve sürekli kendisini eleştiren taraftarlardan bıkıp Glasgow Rangers'a gitmekle belki de hayatının en doğru kararını vermiştir..99/00 sezonunun devre arasında gittiği Glasgow Rangers'da yarım sezon oynadıktan sonra İngiltere'nin Blackburn Rovers takımına transfer olduğunda kimse onun 39 yaşında kadar burada oynayacağını tahmin etmiyordu büyük ihtimalle..Evet Tugay tam 8 sezon İngiltere Ligi'nde bir istikrar abidesi gibi oynadı tam 260 maça çıktı ve futbolu burada Hasan Şaş gibi bırakmak yerine orada alkışlarla bıraktı..


İkinci güzel örnek ise Nihat Kahveci..97/02 arasında 5 sezon Beşiktaş'ta oynayan futbolcu 2002 sezonunda İspanya Liginde hiç parlak olmayan bir takım olan Real Sociedad'a gitti..Burada forvetteki partneri Darko Kovacevic ile birlikte takımı sırtlayan Nihat takımı son hafta şampiyonluğu kaybetse de kendisi gol krallığında Ronaldo'nun ardından 2.olsa da çok büyük bir yıldız olduğunu kanıtlamıştır İspanya'ya..Sociedad formasıyla 115 maçta 53 gol atan Nihat 2006 senesinde ligin daha kalbur üstü takımlarından Villarreal'e transfer olmuştur..Burada sakatlıklar Nihat'ın yakasını bırakmamasına rağmen 2007/2008 sezonunda takımı adına 17 gol atarak takımının en golcü oyuncusu olmuştur..Villarreal'de 43 maça çıkıp 23 gol atan Nihat bu sezon gol atamamıştır..Sezon sonunda transfer listesine konan Nihat 29 yaşında ve bence 1-2 sezon daha avrupa liglerinde görebiliriz onu..



Üçüncü örnek yine Ada'dan Fenerli olmasına rağmen sevdiğim adamlardan Tuncay Şanlı..Giderken ona Fenerbahçe'yi bırakıp daha kötüsüne gittin diyenlere karşı Tuncay'ın bu tercihini hep savunmuştum..Gitmesi lazımdı artık Türkiye Ligi ona büyük gelmeye başlamıştı..Gitti..Doğru olanı yaptığını şimdi herkes anlamıştır umarım..Takımı küme düşmesine rağmen Tuncay sıçramasını bu sezon yapacak..Kulağımıza gelen haberlere göre isteyen takımlar Fulham,Tottenham,Liverpool,Chelsea..Hangisi olursa olsun Tuncay level atlayacak..27 yaşında Tuncay..Daha önünde en az 6-7 sezon var Ada futbol piyasasına girmekle en doğrusunu yaptı artık sıra meyvelerini toplamakta..

Biraz da gideceği takımı,gideceği zamanı seçemeyip dönmek zorunda kalanlara örnek verelim..



Aklıma ilk gelen isim Çubuklu Tosun lakabıyla bildiğimiz Emre Belözoğlu..Galatasaray'da Hagi tarafından yetiştirilmese hala üst düzeyde oynayabilir miydi hiç bir fikrim yok..Galatasaray'ı satıp İnter'e imza attığında hayatının hatasını yaptığını bilmiyordu bence..İnter bir genç futbolcu için gayet zor bir klüp bir de burda tutunamadıktan sonra gidip Newcastle ile anlaşıyorsan sen zaten geri dönmeyi kafaya koymuşsun demektir..Kişisel görüşüm eğer Emre o sezon İnter'e değil Milan'a imza atsaydı şu an Ambrosini'nin yerinde o olurdu büyük ihtimalle..Yanlış yaptı ve Fener'e gelerek daha büyük yanlış yaptı..Dünyanın en antipatik 3 takımında oynayarak akıllarda yer edindi alkışlıyoruz kendisini..



İkinci isim ise Emre'ye uyup İnter'e giden Okan Buruk..İnter'de tutunamayan Okan Beşiktaş'a gitmiş orda da yapamayınca kürkçü dükkanına Galatasaray'a geri dönmüştür..Sezon itibariyle İBB forması giymektedir..Eğer Okan giderken İnter değil de daha orta sıra takımlarından birine gitseydi bence en az 6-7 sezon oynardı Avrupa'da ama çok yanlış tercihler yaptı..



Üçüncü isim Kral Hakan Şükür..92/93 sezonunda Galatasaray'a gelen Kral 95/96'da kısa bir Torino macerası yaşadıktan sonra(5 maç 1 gol) aynı sezonun yarısında Galatasaray'a geri döndü..UEFA zaferinden sonra o da Okan ve Emre gibi yanlış bir tercihle İnter'in yolunu tuttu..Bundan sonraki Parma ve Blackburn tercihleri bana göre doğru olsa da Kral yurtdışında tutunamadı ve Galatasaray'a döndü..Ama Kral tutunabilseydi orda da Kral olurdu bundan eminim..

3 doğru 3 yanlış tercihi yazdık..Şimdi elimizdeki jenerasyondan Topal'ın,Arda'nın,Balta'nın,Semih'in Avrupa'ya gitmeleri muhtemel duruyor onlar için en iyi tercihler her zaman Avrupa'nın orta sıra takımlarıdır..Kimse kimseyi kandırmasın bu futbolcular içinde Arda'yı biraz dışarda tutuyorum hiç biri Avrupa devlerinde ilk 11 oynayamaz ama eğer gidip o ülkenin futbol pazarına girip kendilerini takımdan bağımsız gösterirlerse başarılı olurlar..Zaman konusuna gelirsek Dünya Kupasına kalmamız halinde hepsinin Dünya Kupası sonrası satılması hem onlar için Hem Galatasaray için faydalı olur yalnızca Semih Kaya biraz daha geç satılabilir..2-3 sezon Galatasaray tecrübesi ve Rijkaard gibi tecrübeli bir elden geçmesi lazım..

Kısacası bazı klüp başkanlarının düşündüğü gibi Avrupa'dan oyuncu almakla büyük takım olunmaz Avrupa'ya oyuncu verip onların yerini altyapıdan gelenlerle doldurarak büyük takım olunur..